Henüz Sınavlar Için Her Şey Bitmiş Değil. PES ETME
Takvimlerden günler çiziliyor,
diğer günün planı yapılıyor. Zaman, eğer sonunda bir hedef varsa fazlasıyla
hızlı ve bir o kadar da zorlayıcı geçiyor.
Bazen zamanın yetmeyeceği, konuların yetişmeyeceği, eksiklerin çok olacağı endişesi içimizi kaplar. Asıl zamanımızı bunları düşünerek kaybediyoruz. Endişeye yer vermemeyi her gün kendimize hatırlatmalıyız. Zaman kaybı yaratan endişedir.
Var olan zamanı değerlendirmek
bizim elimizde. Zamanı ne için ve nasıl kullanacağımızı bilmeliyiz. Ayların, günlerin ve saatlerin bizim için bir
anlamlı olmalı. Planlı ve programlı sistematik bir düzen ile kaybetmek de
neymiş, bu kavramı aklımızdan ve hayatımızdan çıkarıp atıyoruz.
Planlı ve programlı bir düzen
içerisine sağlıklı bir ruh halini de ekliyoruz. LGS hayatımızın sonu değil,
hayatımızın son sınavı değil. Hatta başlangıcı.
İstediğimiz gibi, hedeflediğimiz gibi olması için emek harcayacağımız
bir sınav. Kazanmak ve kaybetmek kavramlarını bir köşede bırakıp bu sınava,
hedeflerimize atacağımız bir adım olarak bakalım. Sınav sonunda; ya hedeflerimize çok
yaklaşacağız ya da hedeflerimiz uğruna daha çok emek harcayacağımızı anlayacağız.
Hedeflerimize olan bağımız gün geçtikçe kuvvetlenmeli. Zaman akıp giderken kazanacağımız bir güç olmalı ve bu güç bizi çalışma masasında dimdik ve kuvvetle çalıştırmalı.
Tüm bunların sonunda fark ettik
ki pes etme kavramına hayatımızda yer yok. Pes edeceğimiz bir dönem yok. Büyük uğraşlar
sonucu ulaşacağımız bir hedef var. Tüm dikkatimizi hedefimize verip emin
adımlarla ilerlemeliyiz.
Elbette her gün aynı olmayacak,
bazen anlamadığımız sebeplerden yıkılacağız ve inancımız sarsılacak.
Bedenimizin, ruhumuzun bu hüzne de ihtiyacı var. Kendimizle kalıp, ruhen
dinlendikten sonra çok iyi anlayacağız ki her şey istediğimiz gibi olacak,
hiçbir şey bitmedi.
Henüz
sınavlar için yapmak istediğimiz her şeyi yapabilecek vakte sahibiz. Pes etmek
yok. Hedefimize odaklanıp, yola koyuluyoruz.